Kurban Kurtarıcı Zalim Rolleri
KURBAN KURTARICI ZALİM ROLLERİ ÜZERİNE
Çocukluk döneminde yaşadığımız sağlıksız aile modelleri, anne-baba ve çocuklar arasında sağlıksız kurulan ilişkiler; toplumun insan ilişkileriyle ilgili taşıdığı genel sağlıksız kurallar, kişilerin atalarından getirdiği genetik aktarımlar, tüm bunlar hayatımızı yaşarken tekrarlayan döngüler oluşturur. Özellikle Drama üçgeni adı verilen; Kurban, Kurtarıcı ve Zalim rolleri üzerine oluşturulan üçgen yapı yaşam boyu tekrarlayan bir döngüye işaret eder. Kişi drama üçgeniyle çocukluk çağlarında tanıştıysa, yaşam boyu bu rollerden birini seçer ve ilişkilerini bu rol üzerinden yaşar.
Anne-baba-çocuk ilişkisinde anne sert, disiplinli karakter rolünü üstlenmişse ve baba iletişime çok açık, sıcak, eğlenceli bir roldeyse; anne zalim, baba kurtarıcı ve çocuk kurban rolüne girer. Anne otoritesini biraz olsun gevşettiğinde rol döngüsü devam edeceği için baba otoritesini artırmak durumunda kalabilir. Baba sorumluluk aldığı için anne kötü polis rolünden çıkar böylece aile nefes alabilir hale gelir. İlişkileri gevşeyerek aile sağlıklı bir hale bürünebilir.
Bir insan, doğduğu andan itibaren gelişerek ilerler ve pek çok motor faaliyeti geliştirir. Yapabilecekleri artarak bebeklikten çocukluğa geçer. Bu aşamada anne çok korumacı bir yaklaşıma bürünürse, çocuğun yerine her şeyi yaparsa, sorumlulukları alırsa çocuğu otomatik kurban rolüne sokar. Anne kurtarıcı rolüne bürünür. Baba bu durumda eleştiren, yanlışları ortaya koyan daha sert bir yapı olmak durumunda kalır.
Çocuk anneyi kurtarıcı olarak gördüğü için ona bir bağımlılık geliştirir babaya ise öfke hissetmeye başlar. Çocuk okula gidip sosyal hayata karıştığında kurban rolünü çok benimsediği için orada da bu rolü devam ettirmek ister. Çünkü bu onun bildiği güvenli hayatı yaşama şeklidir.
Kendisi kurban rolünü oynayacağı için zalim, zorba arkadaşları hayatına çeker. Çocuk bu rolü oynarken ısrarla kurtarıcı ve zalim rolü bekleyeceği için istismara açık hale gelir. Kurtarıcı bazen öğretmen, bazen arkadaşlardır. Aynı şekilde zalim de bazen öğretmen olur bazen arkadaşlar olur. Annesinin ona acıması ve güçsüz görmesi sevgi dilini de oluşturur. Tüm ilişkilerinde kendisini aciz, güçsüz gören kişileri beni seviyor diye algılar. “Bana acıyor böylece beni seviyor” demeye başlar iç dünyasında. Kişi hayatının yetişkinlik aşamasında narsist, kendisini ezen partnerleri hayatına çeker çünkü bildiği güvenli ilişki türü budur. Çevresi tarafından ne kadar uyarı alırsa alsın, arkadaşları ne kadar bunu ona anlatmaya çalışırsa çalışsın baskıcı partnerinin kendisini sevdiğini iddia etmeye devam eder.
Bu ilişki ile ilgili perde o kadar kalındır ki o perdenin açılıp ilişkinin sağlıklı bir sevgi bağıyla oluşmadığını görmesi zaman alacaktır ya da hiç mümkün olmayacaktır. Burada kişinin ciddi bir farkındalık oluşturması, bilinçli farkındalığa geçmesi gerekir ancak farkındalıkla yaşadığı durumu anlamlandırabilir.
Farkındalık oluşturup hangi rolde olduğunun farkına varması kişide drama üçgenini aşabilme gücü oluşturur. Bu konuyla ilgili Kalbin Rehberliği Eğitimlerinde kişi uygulamacı olarak kendi kurban bilinci üzerine çalışabilir. Kendi hayat sorumluluğunu üstlenerek hayat boyu süren döngüsünü kırabilir.
Önümüzdeki hafta Kurban-Kurtarıcı-Zalim rolleriyle ilgili yazımızın devamı olan “Kurban olan kişi ne zaman zalim rolüne geçer?” konusunu işleyeceğiz. Sevgiyle kalın.